5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunun amacı; yurt içi ve yurt dışı kaynaklardan temin olunan petrolün doğrudan veya işlenerek güvenli ve ekonomik olarak rekabet ortamı içerisinde kullanıcılara sunumuna ilişkin piyasa faaliyetlerinin şeffaf, eşitlikçi ve istikrarlı biçimde sürdürülmesi için yönlendirme, gözetim ve denetim faaliyetlerinin düzenlenmesini sağlamak olarak tanımlanmıştır. Bu çerçevede bu Kanunla petrole ilişkin piyasaların sağlıklı ve düzenli işlemelerinin sağlanmasına ve geliştirilmesine yönelik; düzenleme, yönlendirme, gözetim ve denetim işlemlerinin yapılacağı kurala bağlanmıştır.

5015 sayılı Kanunun 4. Maddesinde bu Kanuna göre faaliyette bulunanların bu maddede belirtilen ve 12 bent halinde sayılan konulara ve kurallara riayet etmek zorunda oldukları belirtilmiştir. Buna göre;

  • Ticarî ve teknik mevzuata uygun davranmak,
  • Çevreye zarar vermemek için gerekli tedbirleri almak,
  • Kamunun can, mal ve çevre güvenliği ile kendi tesis ve faaliyetlerini önemli ölçüde tehdit eden veya olumsuz etkileyen bir durum oluştuğunda, kamu yetkililerini ve bundan etkilenme ihtimali bulunan ilgilileri haberdar etmek ile tehdidin niteliği ve niceliği ile bunu önlemek üzere alınmakta olan tedbirleri Kuruma bildirmek,
  • Zorunlu sigorta yükümlülüğü kapsamında bulunan, tesis ve/veya faaliyetleri sigortalamak,
  • Faaliyetleri nedeniyle üçüncü kişilere veya çevreye verilecek zarar veya ziyanları tazmin etmek,
  • 14 üncü maddenin birinci fıkrasına göre Kurumca belirlenen usul ve esaslara uygun bildirimleri yapmak,
  • Kurumca 14 üncü maddenin üçüncü fıkrasına göre istendiğinde, gerekli bilgi, belge ve numuneleri vermek, tutanakları imzalamak ile görevlilerin tesislerde inceleme yapmasına müsaade etmek,
  • Esas faaliyetlerine ilişkin tip sözleşme örneklerini ve bunlarda yapılacak değişiklikleri yürürlüğe koymadan önce Kuruma bildirmek,
  • Piyasa faaliyetlerinde, Kurulun belirleyeceği teknik düzenlemelere uygun akaryakıt sağlamak,
  • İletim ve depolamada kapasite kısıtları dışında kendilerinden yapılan talepleri ayrım gözetmeksizin karşılamak,
  • Eşit durumdaki alıcılara (kategorilere), eşit hak ve yükümlülük tanımak, farklı şartlar sürmemek,
  • Kaçak akaryakıt veya sahte ulusal marker elde etmeye, satmaya ya da herhangi bir piyasa faaliyetine konu etmeye yarayacak şekilde lisansa esas teşkil eden belgelerde belirlenenlere aykırı sabit ya da seyyar tank, düzenek veya ekipmanı bulundurmamak

İle yükümlüdürler şeklinde kurala yer verilmiştir. Kanunun izleyen maddelerinde de rafinerici, dağıtıcı ve bayilere ilişkin çeşitli hükümlere yer verilmiştir.

Bu kurallara uymayanlar hakkında Kanunun 19.maddesi ile öngörülen idari ceza ve 20.maddesinde yer alan idari yaptırımların uygulanacağı belirtilmiştir. Bu maddelerde sayılan ceza ve yaptırımların neler olduğuna yer vermeyeceğiz. Ancak uygulamada sık karşılaşılan ihlallere yer verip konuya ilişkin yargı kararlarını kısaca özetleyeceğiz.
Kanunda sayılan bu hususlar yanında Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak EPDK tarafından alınan kararlar uyarınca getirilen kurallara da riayet edilmesi gerekir.

Akaryakıt istasyonlarında yapılan denetimler sırasında alınan numuneler üzerinde yapılan tetkikler sonucunda numunelerin Kurulca (EPDK) belirlenen teknik şartlara uymadığının tespiti halinde idari para cezası verilmektedir.

İstasyonlarda yapılan denetimlerde ve akaryakıt üzerinde yapılan incelemelerde şu eksikliklere ve ihlaller rastlanmaktadır. Bunlara örnekler verelim;

  1. Akaryakıtın basınç parametresinin belirlenen standartlara uygun olmaması,
  2. Akaryakıtta kükürt oranının yüksek olması,
  3. Hile ve tağşiş amacıyla akaryakıta katkı katılması,
  4. Tağşiş ve/veya hile amacıyla akaryakıta katılacak ürünlerin istasyonda bulundurulması
  5. Oktan sayısı parametresinin uygun olmaması,
  6. Ulusal marker düzeyi farklılığı,
  7. Akaryakıt fiyatlarının ilan panosunda ilan edilmemesi,
  8. Akaryakıt istasyonu ilan panosunda yer alan tavan fiyatların üzerinde akaryakıt satışı yapmak,
  9. Bayisi olmadığı dağıtım şirketinin ürünlerini satmak,
  10. Bayisi olmadığı dağıtım şirketinin amblem ve logosunu kullanmak,
  11. Dağıtım şirketince bayilerin otomasyon sisteminin kurulmaması,
  12. İstasyonda gizli tank bulunması ve bu tanklardan satış yapılması,
  13. Kurul tarafından istenilen belgelerin hiç ibraz edilmemesi veya süresinden sonra ibraz edilmesi,
  14. Lisansı olmayan gerçek ve tüzel kişilere akaryakıt ikmali yapmak,
  15. Akaryakıtın takip ve kontrolünü sağlayacak otomasyon sistemine hile amacıyla yasal olmayan şekilde müdahale etmek,

Şeklinde ihlal ve eksiklikleri örnekleme yoluyla sayabiliriz. Bu eksiklik ve durumların tespiti halinde Kanunda belirtilen idari para cezaları ve yaptırımlar uygulanacaktır.

Bu hususlara ilişkin, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanununun 21.maddesi hükmü uyarınca ihbar veya şikayetler üzerine Kurul, doğrudan soruşturma açılmasına ya da soruşturma açılmasına gerek olup olmadığının tespiti için ön araştırma yapılmasına karar vereceği belirtilmiştir. Yine genel bir hukuk ilkesi olarak ihlallerin somut olarak ve dayanakları ile ortaya konulması gerekir. Bu usule uyulmadan kesilen idari para cezaları iptal edilmektedir.

Danıştay 13. Dairesi 04.09.2015 tarih ve E:2015/3586, K:2015/2970 sayılı kararında; davacıya ait tesiste yapılan denetimde vaziyet planında yer almayan gizli tank bulundurulduğundan bahisle verilen idari para cezası, ön araştırma ve soruşturma aşamasının tamamlanmasından sonra Kurul tarafından karara bağlanması gerekirken, bu usule uyulmadan tesis edildiğinden hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Aynı Dairenin başka bir kararında; akaryakıtın ulusal marker seviyesinin geçerli olması ve yalnızca “Araştırma oktan sayısı” ile “Motor oktan sayısı” parametrelerinin teknik düzenlemelere aykırı çıkması, diğer parametrelerin tamamının uygun bulunması, davacı şirketin numune alınan akaryakıta bir müdahalesinin olmadığının tespit edilmesi ve piyasaya teknik kriterlere aykırı akaryakıt arz ettiğine ilişkin başka bir tespitin de bulunmaması karşısında, davacı şirketin yükümlülüğünü yerine getirmediğinden söz etmeye olanak bulunmadığından, davacı şirket hakkındaki uyuşmazlık konusu Kurul kararında hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.( Danıştay 13. Dairesinin 04.02.2019 tarih ve E:2017/2406, K:2019/200 sayılı kararı)

Sonuç olarak; 5015 sayılı Kanun uyarınca tespit edilen ve örneklerine yer verdiğimiz eksiklikler ve ihlaller nedeniyle yapılacak tespitlerin somut olarak ortaya konulması gerekmektedir. Bu tespitler üzerine EPDK tarafından yaptırılacak ön araştırma ve soruşturma yaptırıldıktan sonra ceza verilip verilmeyeceğine karar verilmesi gerektiği Danıştay’ın birçok kararında vurgulanmıştır. Bu şekilde işlem yapılmaması halinde para cezasına ve idari yaptırıma ilişkin işlemlerin iptal edileceği kuşkusuzdur.

Bu konulara ilişkin olarak herhangi bir zarara uğramamak için yapılacak işlemlerde ve açılacak davalarda konusunda uzman bir avukattan yardım alınması tavsiye olunur.

Anahtar Kelimeler: EPDK, petrol, 5015 sayılı kanun, piyasa, ceza, yaptırım.